| Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
"Üzerlerine çamurdan (iyice sertleşip kaskatı kesilmiş kurşun gibi) taşlar yağdırmak için." |
| Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Üstlerine balçıktan taşlar yağdırmak için. |
| Abdullah Parlıyan Meali |
Aşırı gidip, ölçüyü kaçıran bu toplum üzerine, pişirilmiş çamurdan taşlar yağdırmak için. |
| Ahmet Tekin Meali |
“Üzerlerine, çamurdan dökülerek, pişirilmiş taşlar yağdırmaya geldik.” |
| Ahmet Varol Meali |
Üzerlerine çamurdan taşlar yağdıralım diye. |
| Ali Bulaç Meali |
'Üzerlerine çamurdan (iyice sertleşip kaskatı kesilmiş) taşlar yağdırmak için.' |
| Ali Fikri Yavuz Meali |
Üzerlerine çamurdan (pişirilmiş) taşlar atmak için... |
| Bahaeddin Sağlam Meali |
Geldik ki onların üzerine çamurdan taşlar gönderelim. |
| Bayraktar Bayraklı Meali |
“Üzerlerine taşlanmış çamur yağdırmak için.” |
| Cemal Külünkoğlu Meali |
32,33,34. (Onlar da:) “Biz, günahkâr bir kavme (Lut kavmine), üzerlerine çamurdan (iyice pişirilmiş/sertleştirilmiş) taş(lar) yağdırmak için gönderildik. (Bu taşlar,) haddi aşanlar için Rabbinin katında damgalanmış (herkes adına ayrı ayrı işaretlenmiş taşlardır)” dediler. |
| Diyanet İşleri Meali (Eski) |
32,33,34. Elçiler: "Suçlu bir milletin üzerine, Rabbinin katından işaretli olarak, aşırı gidenlere mahsus sert taşlar göndermekle görevlendirildik" dediler. |
| Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
32,33,34. Onlar şöyle dediler: “Biz suçlu bir kavme (Lût’un kavmine), üzerlerine çamurdan, pişirilmiş ve Rabbinin katında haddi aşanlar için belirlenmiş taşlar yağdırmak için gönderildik.” |
| Diyanet Vakfı Meali |
«Üzerlerine çamurdan taş yağdırmaya (geldik).» |
| Edip Yüksel Meali |
"Üzerlerine balçıktan taşlar göndermek için..." |
| Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Onların üzerine çamurdan pişirilmiş sert taşlar yağdıracağız. |
| Elmalılı Meali (Orjinal) |
Üzerlerine çamurdan taşlar salmak için |
| Hasan Basri Çantay Meali |
«Çünkü üzerlerine çamurdan taşlar atacağız», |
| Hayrat Neşriyat Meali |
“Tâ ki onların üzerine çamurdan (pişmiş) taşlar atalım.” |
| İlyas Yorulmaz Meali |
”O günahkar topluluğun üzerine, toprakta bulunan taşları atmak için (gönderildik).” |
| Kadri Çelik Meali |
“Üzerlerine çamurdan (iyice sertleşip kaskatı kesilmiş) taşlar yağdırmak için.” |
| Mahmut Kısa Meali |
“Ki, üzerlerine balçıktan pişirilmiş taşlar yağdıralım!” |
| Mehmet Türk Meali |
32,33,34. (Melekler de): “Gerçekten biz, suçlu bir toplumu1 üzerlerine pişirilmiş çamurdan, (her biri) haddi aşanlar için Rabbinin katında belirlenmiş sert taşlar2 yağdırarak cezâlandırmak için gönderildik.” dediler.* |
| Muhammed Esed Meali |
ki onlara taş gibi sert ceza darbeleri 21 vuralım, |
| Mustafa İslamoğlu Meali |
onların üzerine (gökten) taşlaşmış balçık[4723] yağdıralım;* |
| Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
«Onların üzerlerine çamurdan taşlar yağdırmak için.» |
| Suat Yıldırım Meali |
32, 33, 34. “Biz” dediler, “Suçlu bir güruhun, haddini aşanların tepelerine, çamurdan pişirilip de Rabbinin nezdinde damgalanmış taşları indirmek için görevlendirildik. ” |
| Süleyman Ateş Meali |
Ki onların üzerine çamurdan taş(lar) salalım. |
| Süleymaniye Vakfı Meali |
“Üzerlerine (pişmiş) balçıktan taş yağdırmak için görevlendirildik.” |
| Şaban Piriş Meali |
Onların üzerlerine balçıktan yapılmış taşlar atacağız. |
| Ümit Şimşek Meali |
“Üzerlerine pişirilmiş çamurdan taşlar yağdıracağız. |
| Yaşar Nuri Öztürk Meali |
"Üzerlerine çamurdan taş atalım diye." |
| M. Pickthall (English) |
That we may send upon them stones of clay, |
| Yusuf Ali (English) |
"To bring on, on them, (a shower of) stones of clay (brimstone),(5011)* |