| Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
(Zekeriya) Dedi ki: “Rabbim, karım kısır (bir kadın) iken, benim nasıl oğlum olabilir? (Üstelik) Ben de yaşlılığın son basamağına gelmişim!” |
| Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Rabbim dedi, benim nasıl oğlum olabilir ki karım kısır ve ben de ömrümün sonlarına vardım, tamamıyla ihtiyarladım. |
| Abdullah Parlıyan Meali |
Zekeriyya: “Ey Rabbim!” dedi. “Karım kısır olduğu halde ve ben de, yaşlanarak bütünüyle güçsüz bir duruma düşmüşken, benim nasıl oğlum olabilir ki?” |
| Ahmet Tekin Meali |
Zekeriyyâ:
“Rabbim, karım kısır, ben de son derece kocamışken nasıl oğlum olabilir?” dedi. |
| Ahmet Varol Meali |
Dedi ki: "Ey Rabbim! Benim nasıl oğlum olur ki? Karım kısırdır, bense yaşlılığın son sınırına vardım." |
| Ali Bulaç Meali |
Dedi ki: 'Rabbim, karım kısır (bir kadın) iken, benim nasıl oğlum olabilir? Ben de yaşlılığın son basamağındayım.' |
| Ali Fikri Yavuz Meali |
Zekeriyya dedi ki: “- Rabbim, benim nereden bir oğlum olacak? Hanımım kısır bulunuyor, ben de ihtiyarlığın son haddine vardım.” |
| Bahaeddin Sağlam Meali |
Zekeriyya: “Nasıl evladım olacak? Hanımım kısırdır, ben de yaşlılıktan dolayı kupkuru oldum!” |
| Bayraktar Bayraklı Meali |
Zekeriyyâ, “Ey Rabbim! Benim nasıl bir çocuğum olur? Oysa benim hanımım kısır, ben de son derece yaşlandım” dedi. |
| Cemal Külünkoğlu Meali |
(Zekeriya:) “Rabbim! Hanımım kısır ve ben de ihtiyarlığın son noktasına ulaşmış iken, benim nasıl çocuğum olacak?” dedi. |
| Diyanet İşleri Meali (Eski) |
Zekeriya: "Rabbim! Karım kısır, ben de son derece kocamışken nasıl oğlum olabilir?" dedi. |
| Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
Zekeriyya, “Rabbim!” “Hanımım kısır ve ben de ihtiyarlığın son noktasına ulaşmış iken, benim nasıl çocuğum olur?” dedi. |
| Diyanet Vakfı Meali |
Zekeriyya: Rabbim! dedi, karım kısır olduğu, ben de ihtiyarlığın son sınırına vardığım halde, benim nasıl oğlum olabilir? |
| Edip Yüksel Meali |
"Rabbim, benim nasıl bir oğlum olabilir? Karım kısır, bense alabildiğine yaşlıyım," dedi. |
| Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Zekeriyya: "Rabbim! Karım kısır, ben de son derece kocamışken nasıl oğlum olabilir?" dedi. |
| Elmalılı Meali (Orjinal) |
Dedi: Yarab! benim için bir oğul nereden olacak: hatunum akîm bulunuyor ben de ihtiyarlıktan kağşamak derecesine geldim |
| Hasan Basri Çantay Meali |
Dedi: «Rabbim, benim nasıl oğlum olur ki? Karım bir kısırdır. Ben ise ihtiyarlığın son haddine vermişimdir». |
| Hayrat Neşriyat Meali |
(Zekeriyyâ) dedi ki: “Rabbim! Hanımım kısır olduğu ve (ben de) gerçekten ihtiyarlığın son demine vardığım hâlde, benim için bir oğul, nasıl olur?” |
| İlyas Yorulmaz Meali |
Zekeriya “Rabbim! Karım kısırken ve bende yaşlanmış ve güçten düşmüşken, benim nasıl çocuğum olur” diye Rabbine seslendi. |
| Kadri Çelik Meali |
Dedi ki: “Rabbim, karım kısır ve ben de son derece kocamışken nasıl oğlum olur ki?” |
| Mahmut Kısa Meali |
Zekeriya hayretler içinde, “Ey Rabb’im!” dedi, “Karım kısır olduğu hâlde, üstelik ben de ihtiyarlığın son sınırına ulaşmışken, nasıl çocuğum olabilir?” |
| Mehmet Türk Meali |
(Zekeriya da): “Ey Rabbim! Eşim kısır olduğu, ben de ihtiyarlığın son sınırına vardığım halde, benim oğlum nasıl olabilir?” dedi.1* |
| Muhammed Esed Meali |
[Zekeriya:] “Ey Rabbim!” dedi, “Karım kısır olduğu halde ve ben de yaşlanarak bütünüyle güçsüz bir duruma düşmüşken, benim nasıl oğlum olabilir ki?” |
| Mustafa İslamoğlu Meali |
(Zekeriyya) “Rabbim!” dedi, “Nasıl olur da benim bir oğlum olabilir? Çünkü eşim kısır, ben ise yaşlılıktan dolayı gücü tükenmiş biriyim!”[2463]* |
| Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Dedi ki: «Yarabbi! Bana nereden bir oğul olabilir? Zevcem ise kısır olmuştur. Ben de ihtiyarlıktan son yaşa yetişmiş oldum.» |
| Suat Yıldırım Meali |
“Ya Rabbî, dedi, nasıl benim çocuğum olabilir ki eşim kısır, ben ise bir pîr-i faniyim! ” |
| Süleyman Ateş Meali |
(Zekeriyya): "Rabbim, dedi benim nasıl oğlum olur? Karım da kısırdır. Ben ise ihtiyarlığın son sınırına vardım." |
| Süleymaniye Vakfı Meali |
Zekeriya dedi ki “Rabbim! Bana oğlan çocuğu nereden? Karım kısır, ben de ileri derecede yaşlıyım.” |
| Şaban Piriş Meali |
-Rabbim, dedi, nasıl benim bir çocuğum olabilir ki karım kısır ben ise son derece yaşlayım? |
| Ümit Şimşek Meali |
Zekeriya “Nasıl oğlum olabilir ki?” dedi. “Eşim kısır, ben de ihtiyarlığın son haddine varmış haldeyim.” |
| Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Dedi: "Rabbim, benim için oğul nasıl söz konusu olur? Karım, doğurganlığını yitirmiştir, bense yaşlılığın gerçekten en ileri basamağına ulaştım." |
| M. Pickthall (English) |
He said: My Lord! How can I have a son when my wife is barren and I have reached infirm old age? |
| Yusuf Ali (English) |
He said: "O my Lord! How shall I have a son, when my wife is barren and I have grown quite decrepit from old age?" |